Etmezsen etme

(Не примешь, и не принимай: «не сделаешь, не делай»)


Adamın biri (один человек; adam — человек, мужчина, bir — один), bir gün ağacın altında namaz kılıyormuş (однажды под деревом совершал намаз; ağaç — дерево, namaz kılmak — совершать, намаз). Ağaçta bulunan başka biri de (находившийся же на дереве другой /человек/; bulunmak — находиться, başka — другой) onu izliyormuş (за ним наблюдал; izlemek — следить, наблюдать). Namazını bitiren adam (закончивший намаз человек; bitirmek — заканчивать) daha sonra namazının kabul olması için Allah'a dua etmeye başlamış (позже начал молиться Аллаху, чтобы тот принял его намаз; daha — еще, sonra — потом, kabul olmak — быть принятым, приниматься, dua — молитва, dua etmek — молиться, başlamak — начинать).

— "Allahım sen namazımı kabul et (Господи, прими мой намаз)." Ağaçtaki adam (человек, который /сидел/ на дереве):

— "Etmem (не приму; «не сделаю»)", diye cevap vermiş (ответил; cevap — ответ, cevap vermek — отвечать). Adam şaşırmış (человек удивился; şaşırmak). Tekrarlamış (повторил; tekrarlamak):

— "Allahım sen kıldığım namazı kabul et (Господи, прими совершенный мною намаз)."

— "Etmem (не приму)." Adamın şaşkınlığı iyice artmış (удивление человека еще увеличилось; şaşkınlık — удивление, iyi — хороший, iyice — изрядно, основательно, artmak — увеличиваться, возрастать). Yine (опять):

— "Allahım sen namazımı kabul et", demiş (сказал). Ağaçtaki adam tekrar (человек на дереве опять):

— "Etmem", deyince adam sinirlenmiş (когда сказал, человек занервничал; sinir — нерв, sinirlenmek — нервничать, раздражаться).

— "Etmezsen etme (не примешь и не принимай). Zaten aptessiz kılmıştım." (и без того я совершал /намаз/ без омовения; zaten — собственно, и без того, aptes — /ритуальное/ омовение, kılmak — совершать)


Etmezsen etme


Adamın biri, bir gün ağacın altında namaz kılıyormuş. Ağaçta bulunan başka biri de onu izliyormuş. Namazını bitiren adam daha sonra namazının kabul olması için Allah'a dua etmeye başlamış.

— Allahım sen namazımı kabul et." Ağaçtaki adam:

— "Etmem", diye cevap vermiş. Adam şaşırmış. Tekrarlamış:

— Allahım sen kıldığım namazı kabul et."

— "Etmem." Adamın şaşkınlığı iyice artmış. Yine:

— "Allahım sen namazımı kabul et", demiş. Ağaçtaki adam tekrar:

— "Etmem", deyince adam sinirlenmiş.

— "Etmezsen etme. Zaten aptessiz kılmıştım."


Загрузка...